Necla Rüzgar, Hacettepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümünde Profesör olarak görev yaparken, aralarında, İstanbul, Mardin, Diyarbakır, Berlin, Zürih, Lyon ve Seul’un bulunduğu kentlerde resim, heykel, fotoğraf ve videolarını sergiledi. Eserleri Akademi der Künste Berlin’de ve National Museum of Contemporary Art Bükreş’te izlendi. İsviçreli küratör ve sanat eleştirmeni Susann Wintsch ile Chris Bünter’in ev sahipliği yaptığı, Zürih’te gerçekleşen Salon Blanche’ın ilkine davet edildi. Wintsch 2017 yılında, São Paulo’dan Paola Junqueira ile Necla Rüzgar arasında düşünsel ve estetik ortaklıklara dikkat çeken “Vertical Dialog” sergisini yine Zürih’te, Galerie Widmer’de düzenledi. Rüzgar, 2016 yılında Museum Für Neue Kunst’ta gerçekleşen Ayşe Umur, Agah Uğur Koleksiyonları sergisi: “Freund Schafts Spiel”de ve 2017’de Stadtkino Basel’de gerçekleşen “The Compiler Screenings”de yer aldı. 2018 yılında Deniz Artun küratörlüğünde Galata Rum Okulu’nda açılan sergisi “Çok Kalpli Varlık” bir retrospektif niteliğindeydi. Ardından, aynı sergiden seçilen yakın tarihli eserleri, Lyon Bienali paralel etkinliği olarak Galerie Henri Chartier’de düzenlenen "Éloge de la Curiosité” sergisine davet edildi. Sanatçının “İç Fauna” eseri, İstanbul Modern’in “Şimdi’nin Peşinde” başlıklıklı koleksiyon sergisinde iki yıl boyunca izlendi. Necla Rüzgar son olarak, Grimmwelt Museum Kassel’in koleksiyonuna eşlik edecek çağdaş sanatçılara ayırdığı galerisinde 100 parçalık bir sergi hazırlamaya davet edildi. Kasım 2021-Nisan 2022 tarihleri arasında devam eden “My Name Was Written on Every Page” başlıklı sergi, aynı adlı desenler ile Rüzgar’ın arşivinden sulu boyaları bir araya getirerek, yirmi yılı aşkın üretiminin omurgasını uluslararası izleyiciler nezdinde yeniden ördü.