Galeri Nev, 40 yıla yayılan süreçte ev sahipliği yaptığı yaklaşık 200 kişisel serginin ardından geleneğine sadık kalarak bu yıl da yoluna devam etti. Mehtap Baydu’ya ayrılan bölüm, sanatçının ikonik işleri ile en yeni çalışmalarını bir araya getiren etkileyici bir solo sergiye dönüştü. Baydu ile ilk kez tanışan izleyiciler, zaman ve malzeme açısından geniş bir yelpazeyi temsil eden eserlerle karşılaştı. Öte yandan, sanatçının pratiğine aşina olan izleyiciler, onun sürekliliğini ve tutarlılığını eski ve yeni işleri birlikte izleyerek takip etme şansı buldu.
Kendi derisini kazıyan sadık bir arkeolog gibi görülebilecek Baydu, bu sergide kadın olmak/olmamak; çocuk olmak/anne olmak ya da gençlik/mitolojik bir tanrıçaya dönüşmek gibi pek çok katmanlı karşıtlığı ortaya koydu.
Sergide yer alan Nermin Kura’ya ait tek bir eser – hermafrodit yabani bir çiçeği andıran seramik bir vazo – Baydu’nun tüm işleriyle birlikte yer aldı ve bu nihai karşıtlıkların yankılandığı çarpıcı bir simgeye dönüştü.
